Bunun en bariz örneklerini kişilerin gündelik hayatında birbirine karşı olan tahammülsüz, bencil tutum ve davranışlarının toplumsal huzursuzluğa neden oluşunu da görüyoruz. Nitekim bu davranışları çoğunlukla bir toplu taşıma aracında ya da trafikte şahit oluyoruz. Muhakkak ki bu örneklerle sınırlandıramayız. Ama gelgelelim ki yazılı ve görsel basında toplumun şiddete en meyilli olduğu yerin trafik ve toplu taşıma araçları olduğunu görmekteyiz. Sizler de ekseri şahit oluyorsunuzdur ki; şoförlerin birbirlerine yol verme hassasiyeti göstermemelerinden dolayı ortaya çıkan bağrış çağırışlar bir yandan insanların sürekli bir yere yetişmek için binmiş oldukları toplu taşıma araçlarında yaşanan itiş kakışlar ve bu denli tutumlar bizleri başkalarının hayatına önem vermeyen bencil insan ve toplum yapısına sahip olduğumuzu ya da bu tarz bir toplum yapısına doğru meyilli olduğumuzun en bariz örneğidir.
Gündelik hayatında bu denli kargaşaya ve kavga ortamıyla hemhal olan bireyler bir sonraki safhada ailelerine yansıtarak aile bireyleri arasında iç huzursuzluğu körükleyerek evde yetişecek ergin bireyin bir şiddet eğilimli kavgacı, insan haklarına riayet etmeyen kişiler olarak yetişmesine neden olur. Bu bir kısır döngü şeklin demi devam edecek derseniz. Tabii ki bu alanda bu sorunlara çözüm olarak Cihan Penah (cihanın sığınağı) olan devletimiz toplumu bilinçlendirmek adına yaptırdığı seminerleri eğitimcilerin okullarda vermiş olduğu derslerde ve sosyologların bireylere ve ailelere ulaşarak yerinde durum tespiti ve sorunları çözümleriyle sağlanmaya çalışılmaktadır. Kimi zaman ise bunca eğitim ve çabaya rağmen toplumda huzursuzluk eğilimi gösteren ve şiddet eğilimli kişiler iğneyi kendilerine batır mamalarından ötürü cezalandırılsa da pek bir fayda sağlamamıştır.